Arabuluculuk yaklaşık 40 yıldır çeşitli ülkelerde başarıyla uygulanmaktadır. Ülkemizde ise yeni yeni uygulamaya geçilmiştir. Zorunlu arabuluculuk ile birlikte ülkemizde arabuluculuk oranları artacaktır. Arabuluculuk sayesinde yargıdaki iş yükünde ciddi azalmalar olacaktır. Bu da yargılamaların hızlanmasına ve boşa vakit harcanmasının önüne geçecektir.
Arabuluculukta kazan kazan ilkesi benimsenmiştir. Dolayısıyla arabuluculuğun kaybedeni yoktur. Zira bu yöntem bir dava değildir ve taraflar arabulucuğun her aşamasında masadan kalkabilir. Bu yönüyle de dava hakkı ortadan kalkmayan taraf arabuluculuğa olan inancını devam ettirir.
Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde hukuksal anlaşmazlıkların çözüm sürecinde uygulanan yöntemi, artık ülkemizde de uygulanmaya başladı. Bu yönteme göre anlaşmazlık yaşayan taraflar, meseleyi hemen mahkemeye taşımak yerine, kendi aralarında anlaşabiliyorlar ve bu sayede mahkeme sürecinin yoruculuğu, stresi yaşanmadan konu çözülmüş oluyor.
Yönteme göre, iş konusunda ya da kişisel konularda anlaşmazlığa düşen taraflar, bu anlaşmazlığı çözebilmek için mahkemeye başvurmadan önce, bir arabulucu talebinde bulunuyorlar. Bu arabulucunun karşısında meseleyi konuşan ve anlaşmaya çalışan taraflar, arabulucunun da yönlendirmesiyle anlaşmazlığa neden olan konuyu tüm detaylarıyla ele alırlar. Arabulucunun bu görüşmedeki görevi, anlaşmazlığın çözülmesi için taraflar arasında yapıcı bir rol oynamaktır. Bu esnada konu ile ilgili kanunlarda yer alan hükümleri, anlaşmazlık sağlanmazsa kanuni yaptırımların neler olduğunu ve gereken hukuki bilgileri taraflara ileten arabulucular, tarafların anlaşabilmesi için yardımcı olmaktadır.
Son zamanlarda ülkemizde yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanan bu yöntem ile pek çok anlaşmazlık meselesi çözülmüş ve olay mahkeme sürecine taşınmadan taraflar arasında halledilmiştir. Bu yöntem ile amaç, ülkemizde yoğun bir şekilde çalışan mahkemelerin yükünü azaltmak ve daha hızlı bir hukuki sistem elde etmektir.
Anlaşmazlık meselelerinde taraflar arasında anlaşmayı sağlayan arabulucular, hukuksal alanda eğitim almış görevlilerdir. Hukuk fakültelerinden mezun olan arabulucular, mesleklerinde en az beş yıl kadar görev yaptıktan sonra, katıldıkları bir arabuluculuk eğitimi ve sınav ile birlikte arabuluculuk belgesi almaya hak kazanırlar.
Anlaşmazlık davalarında görev yapan arabulucular, tamamen tarafsız bir gözle meseleyi izler ve gerektiği zamanlarda gereken yönlendirmeleri yaparak, tarafların anlaşmasına yardımcı olurlar. Arabulucuların başarısı, çözüme ulaştırdıkları davalar ile ölçülmektedir. Günümüzde yapılan arabulucu davalarının büyük bir çoğunluğu, tarafların anlaşmasıyla sonuçlanmaktadır.
Arabuluculuk davalarında en önemli avantaj, mahkeme masraflarından kurtulmak ve sürecin mahkeme sürecinden çok daha çabuk bir şekilde kesin sonuç alınarak tamamlanmasıdır. Anlaşmazlıklarla ilgili davalar, ülkemizde oldukça yoğun şekilde görülmektedir. Bu davaların mahkemeler üzerindeki yükü, gerçekten ağırdır. Bu sistemi ile bu tür davalar bir günde çözüme ulaşabilmektedir.
Arabulucu sistemi ile görülen davalarda olaylar her iki tarafın da isteği doğrultusunda sonuçlanır. Ancak taraflardan birinin istemi halinde arabulucu davasına son verilerek olay, mahkemeye taşınabilir. Eğer taraflar daha öncesinde mahkemeye başvurulmuşsa bile arabulucu talebinde bulunmaya hakları vardır. Önümüzdeki zamanlarda özellikle iş davaları başta olmak üzere sisteminin daha da yaygınlaşması ve hatta zorunlu tutulması planlanmaktadır.